Kazanlık, Varna’dan Filibe’ye geçerken güzergahımızın üzerinde olduğu için uğramak istedik. 80 bin nüfusu olan küçük bir kasaba. Sadece güzergah üzerinde olduğu için uğramadığımızı da itiraf edelim. Berna’nın çiçek sevgisine karşı bir mutluluk kaynağı olsun diye rotaya ekledim. (Berna burada uçtu uçtu!..)
Ülkenin en büyük ve en iyi korunmuş Trakya mezarları burada bulunuyor. Bu mezarlar, UNESCO Dünya Miras Alanları ile Güller Müzesi arasında kalmış. Şehir gerek doğası, gerek yeşilliğiyle beraber koruma altında.
Damask veya Castile gülü olarak bilinen Rosa Damascena, Kazanlık bölgesinin en büyük hazinesidir. Gül, yüzyıllar önce Bulgaristan’a ithal edilmiş ve şimdilerde ise neredeyse ülkenin simgesi haline gelmiş durumda. Zamanla verimli Trakya toprakları ile güller Bulgar gülü diye bilinen Şuşuna dönüşmüş.
Bu yüzden 19. yüzyılın başlarında Kazanlık Damask Gülü sayesinde balkanların ortasındaki vadi, Güller Vadisi olarak isimlendirildi. Bölgenin ekonomisinin kalkınması şüphesiz en önemli etken gül ticareti olmuş. Gül ile bu kadar meşhur olunca haliyle Gül Müzesi 1984 yılında açılmış.
Müzede bir gülden nasıl gül yağı elde edilir, bütün prosesleri gerekli ekipmanlar ile somut olarak anlatılıyor. Biz gittiğimizde yeni kapanmıştı ve etrafındaki parkları gezebildik.
Kazanlık Gül Festivali
Kazanlık’taki Gül Festivali, dünyanın dört bir yanından gelen birçok yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor. Dünyadaki gül yağının yaklaşık% 70’i Bulgaristan’da üretiliyor ve üretim tesislerinin büyük kısmı Güller Vadisi adı verilen bu bölgede yer alıyor. Bulgaristan’ın merkezindeki bu güzel bölgede en ünlü gül festivalini bulacaksınız.
Bu sene festival 31 Mayıs – 6 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilecekmiş. Biz bu konuda elimiz boş dönüyoruz. Başka zamana kısmet diyelim.. Siz gezin görün bize de bol bol fotoğraf atın olur mu:)
Şehirde yapılacak en iyi şey Güller Vadisi’ne kendinizi bırakıp huzuru yaşayabilmek. Genelde Bulgar otelleri bizlerin beklentisini karşılamıyor ancak Kazanlık merkezinde ve çevresindeki otellerin hizmetinden, sıcaklığında ve misafirperver otellerin hizmetinden, aile ortamının sıcaklığına ve komşu köylerdeki konuk evlerinin mütevazı misafirperverliklerinden oldukça memnun kaldık. Dilerseniz şehre çok yakın konumlarda bulunan köylerdeki dağ evlerinde de konaklama şansınız var.
Yemek anlamında da lokal restoranlarda küçük Bulgar gurme turu yapabilirsiniz. Restoranlarda kendi bahçelerinde yetiştirdikleri meyve sebzelerden ev yapımı yemekler servis ediliyor.
[wdi_feed id=”2″]