İzmir mutfağı yani İzmir’de Yeme-İçme yazımızda yemekler Ege Mutfağı’nın bir örneği midir bilinmez ama? Çeşitli ot yemekleriyle, mezeleri ve balık sofralarıyla, kendine özgü kahvaltı kültürü ve sokak lezzetleriyle yeme-içme sevenler için muhteşem diyarı.
BOYOZ
“Boyoz 1492’de Türkiye’ye yerleşen Sefaradlar tarafından Anadolu ve özellikle Ege mutfağına katılmış, İzmir damak tadı ile özdeşleşmiş, mayasız bir hamur işidir. Boyoz’un ünü İzmir’i aşmış, şehrin simgesi haline gelmiş, İzmir’i her ziyaret edenin özellikle aradığı bir lezzet olmuş. Evlerde uygulanamayacak kadar büyük ustalık gerektiren bir teknikle açılır. Yapılışında, diğer börek çeşitlerinden farklı olarak tahin kullanılır, bu nedenle çok lezzetli ve sağlıklı bir besin kaynağıdır. Hele bir de kara fırından yeni çıkan boyozun lezzeti anlatılamaz. Ev mutfaklarından çıkıp, fırın tezgâhlarında yer almaya başladığında, özellikle sabah işe gidenlerin kahvaltısı olmuş, şimdilerde ise günün her saatinde herkesçe aranan ve içerdiği düşük orandaki yağ muhteviyatından dolayı sağlıklı olan ender unlu mamullerden biridir.”
İzmir’de yeme-içme konusunda akla ilk boyoz, boyoz denince de Alsancak Dostlar Fırını gelmektedir. Gerçekten lezzeti ve ortamıyla Türkiye’nin en iyi Boyoz fırını diyebilirim. Boyoz çeşitleri; sade, ballı, ıspanaklı, peynirli, patlıcanlı, enginarlı, çörek otlu, bol tahinli, pırasalı, zeytinli.. Bu lezzeti yanında götürmek isteyenler için ise dondurulmuş olarak satılmaktadır.
Konum için tıklayınız.
GEVREK
İzmir’de yeme-içme konusunda öncelikle simit ile gevrek çok çeşitli tartışmalara sebep olsa da farklı lezzetlerdir.
Simit: Simit, şeker, süt ve yağla beraber oluşan hamurdan yapılır. Simiti pişirirken pekmeze bulama gibi bir aşama yoktur.
Gevrek: Gevrek, nohut mayalı hamurundan yuvarlak şekiller oluşturulduktan sonra oldukça sıcak olan pekmez dolu havuzlarda pişirilip, ardından susamlanarak tekrar fırına verilerek yapılır.
Gevrek için Tarihi Alsancak Gevrek Fırını gelir akla. Alsancak’taki en eski ve en lezzetli gevreği yiyebileceğiniz fırın olarak biz de öneririz. Konum için tıklayınız.
TORPİL
Milföye benzer kat kat ama yumuşacık tam olarak koni diyemeyeceğimiz ve ortası boş olan hamurun içine müthiş bir krema, dışında ise fıstık ve pudra şekeri… Mm mm! İzmir’de hemen hemen her pastanede bulabileceğiniz bir tatlıdır ama en meşhuru ve lezzetlisini Karşıyaka Evim Pastanesi ’nde bulabilirsiniz. Konum için tıklayınız.
SEVİNÇ PASTANESİ
İzmir’in belki de en eski pastanelerinden biridir Sevinç Pastanesi. Her tatlısı ayrı güzeldir. Yaz akşamları ulaşım için ise konumu pek güzeldir: Alsancak’ın hareketli halini izlerek kahve yudumlamak ne de güzel olur değil mi? Müdavimleri ise şeker mi şeker eski İzmirliler, mutlaka orada olacaklarıdır:) Konum için tıklayınız.
Mekânın kendine özgü tatlısı olan Pavlova’yı denemenizi öneririm ama maalesef porsiyonlar genel olarak ufak. Ayrıca ufak shot şeklinde tatlıları var, denemeye değer.
KUMRU
Kumru öz be öz bir Ege lezzeti… Tarifsiz lezzeti, sınırları, denizleri, boğazları aşıyor.
Kumrunun aslında İzmir’e Makedon göçmenler tarafından getirildiğine inanılıyor, 1960’larda sadece Pazar günleri dumanı tüterken fırından çıkartılıp içine İzmir Tulumu ve domates konularak yeniliyor. En az tadı kadar ünlü adını ise Konak Meydanı’ndaki minik ve telaşlı adım atan kumru kuşundan alıyor. 1966’da lezzet adına bir devrim yaşanıyor, Amerikalı askerlere tercümanlık yaparken hamburgerle tanışan Hüseyin Pekmen, kumruyu gerçek bir Çeşme sevdalısı yapmak için biraz bronzlaştırmaya yani kızartmaya karar veriyor. Hem kumru ekmeğini hem de içine koyacağı malzemeleri mangala, kömür ateşine atıyor. Sucukla, eski kaşarı ateşin üzerinde adeta dans ettiriyor. Bu tarih itibariyle de damakları şenlendirmeye devam ediyor. Çeşmeye gittiyseniz Kumrucu Hüseyin’e uğramadan dönmeyin. Konum için tıklayınız.
Kumrunun Püf Noktaları
• Kumru ekmeği bronzluğunu pekmeze yatırılmasına borçludur.
• Ekmeğindeki altın sarısı susamlar pekmezin üzerine serpiliyor.
• Hamurun en büyük özelliği nohut mayası kullanılarak yapılmasıdır.
• Ayrıca nohut mayasıyla yapılan ekmek bayatlamıyor, sünger gibi şişmiyor.
• Kumru asla ve asla tüplü ocakta kızartılıp, hazırlanmıyor. Kumrucularda, halis muhlis kömür ateşi kullanılıyor.
MİDYE
İstanbul’da konseptli bir midye bulmak konusunda ümidinizi yitirdiğiniz noktada İzmir’deki Midyeli yardımınıza koşuyor ve İzmir akşamında soluğu Alsancak’taki Midyeli’de alabilirsiniz.
Türkiye’de midye temin ederken karşılaşılan zorluklarla beraber midye konusuna odaklanarak işletme yapmak büyük cesaret! Bu cesaretten dolayı tatlı çiftimizi tebrik ediyoruz. Midyeler çoğu yerde olduğu gibi çiftliklerden hazır geliyor. Haliyle temizlik konusunda herkesin içi rahat olsun. Bununla birlikte büyüklük ve lezzet daha iyi olabilir. Fiyat/performans açısından ise oldukça tatmin edici, genel olarak beğendiğimizi söyleyebilirim. Konum için tıklayınız.
SIKMA MEYVE SUYU
Konak’ta her daim önü kalabalık olan, bardakların sürekli dolup boşaldığı çok fazla sıkma meyve suyu dükkanı mevcut. İzmir bu konuda Türkiye’deki diğer illere göre en güzel ve en ucuz sıkma içeceklerinin satıldığı yer bence.
Tsunami, Yaz Güneşi, Vitaminci, Doping, Tropikal en çok denk geldiğim karışımlardır. “Bunların içinde neler var?” dediğinizde size hızlıca sayılıyor içindeki meyveler ya da ilk defa gittiniz ne içeceksiniz kararsız kaldınız. Size “Mesela siz bunu mu yoksa bunu mu daha çok seversiniz?” deniyor, anında size özgü öneri içecek sunuluyor.